Reflü İle Görülen Nefes Darlığı Nedenleri ve Tedavi Yolları

Reflü hastalığı, mide asidinin yemek borusuna doğru hareket etmesi ve buna bağlı olarak, göğüs bölgesinde yangı hissi, ağrı, ağızda ekşime gibi semptomlara neden olan sindirim sistemi bozukluğudur.

İçindekiler

Reflü, Nefes Darlığı Yapar Mı?
Gece Atakları Neden Oluşur?
Başka Hastalıklarla Karıştırılabilir Mi?
Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Kaynaklar

Reflü, Nefes Darlığı Yapar Mı?

Reflü ve Nefes Darlığı

Reflü, dünya nüfusunun % 5 ile 7’sini etkileyen ve tedavi edilmezse ciddi tıbbi komplikasyonlara neden olan kronik bir hastalıktır. Sindirim sistemi ile birlikte solunum sistemini de etkiler. Sadece yetişkinler değil çocuklar ve hatta bebekler de bu rahatsızlıktan etkilenebilirler. Solunum yolunu etkilemesi ile birlikte görlen boğaz hassasiyeti ve boğaz iltihabı hastalığın ilerlediğinin göstergesidir.

İlerlemiş reflü nefes darlığının yanında hırıltılı soluk alıp verme, ses kısıklığı, öksürük ve anksiyete hissi gibi solunum yolu semptomlarına neden olur. Bu durumun temel nedeni yemek borusunun mide asidini temizlemeye çalışırken fazla mesai yapmasıdır. Böylelikle daha fazla çalışan kaslar daha fazla oksijene ihtiyaç duyar. Başlangıçta sadece yemekten sonra ortaya çıkan belirtiler hastalık ilerledikçe daha sık görülür. Bazen gece uykusundan uyandıracak kadar şiddetli ataklar görülebilir. Hastalar uyanma anını genellikle ”boğuluyormuş gibi uyandım”, ”bir daha hiç nefes alamıycağımı sandım” sözleri ile betimlemektedir. Bu şekilde reflüye bağlı nefes darlığı yaşayan hastalar uyurken daha yüksek bir yastık kullanarak gece ataklarını hafifletebilirler. Başınızın yüksek dinlenme pozisyonu mide asidinin yukarı doğru ilerlemesini engeller.

Gece Atakları Neden Oluşur?

Gece atakları ilerlemiş reflünün en tipik belirtisidir. Öksürükle birlikte, cilt renginde değişme, yutkunma zorluğu, boğazda yumru hissi, boğulacak gibi hissetme, yangı, göğüs bölgesinde sıkışma hissi solunum yollarda oluşan tahrişin sonucu olarak ortaya çıkar. Boğazda tahrişe neden olan mide asiti bazen ağız içine kadar ulaşmaktadır. Ağız içi tahrişte diş eti hassasiyeti artarken mide asitine bağlı diş çürükleri oluşabilir. Gece atakları göğüs ağrısı ile birlikte seyrettiğinde en yakın sağlık kuruluşuna gitmeniz önemlidir.

2001 yılında Amerika’da düzenlenen ”Sleep in America” anketine göre acil servislere uykusuzluk, uyku apnesi, gündüz uykusu ve huzursuz bacak sendromu şikayeti ile giden hastalarda reflü görülme sıklıklığı daha yüksektir.

Başka Hastalıklarla Karıştırılabilir Mi?

Reflüye bağlı nefes darlığının en temel ayracı yemeklerden sonra şiddetlenmesidir. Nefes almada güçlükle birlikte mide yanması, ağızda ekşime hissi, tükürük miktarında birden artış ve kusma görülebilir. Özellikle gece atakları sırasında gelişen nefes darlığı; göğüs sıkışması, çene ve kola yayılan uyuşma hissi ile birlikte görülebilir. Bu durum bazen kalp hastalıklarıyla karıştırılabilmektedir.

Kesin tanı için bazı testler yapılabilir. Doktorunuz aşağıda sayılan testlerden uygun gördüğü birini ya da birkaçını isteyebilir:

Üst sindirim sistemi röntgeni
Endoskopi (özofagusun iç kısmını inceler)
Ambulatuvar asit (pH) testi (özofagustaki asit miktarını izler)
Özofagus empedansı testi (özofagustaki maddelerin hareketini ölçer)

Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Erken müdahalede reflü tedavisi çok basittir. Her eczaneden kolaylıkla temin edilebilecek antasitler, proton pompa inhibitörleri ve iyi bir diyet sürecin kolaylıkla atlatılmasına yardımcı olur. İlaçları düzenli kullanmamak ilaçlara karşı bağışıklık yapar. İlerlemiş durumlarda ise travmanın büyüklüğüne göre doktorunuz uygun olan tedavi yöntemlerini önerecektir. Tedavi yöntemi belirlenirken hastanın öyküsü, astım, bronşit gibi solunum yolu hastalıkları ile skleroderma gibi bağ dokusu hastalıkları olup olmadığı, daha önce kullanılan ilaçlar göz önünde bulundulmaktadır.

İlaç tedavisi ve yaşam tarzı değişiklikleri işe yaramazsa cerrahi operasyon yapılabilir. Laparoskopik fundoplikasyon her yaştan insanda, hatta bebeklerde bile güvenle ve etkili bir şekilde kullanılmıştır.

İyileşme sürecinde belirtileri azaltmaya yardımcı olacak terapiler şöyledir:

Obezite ve asit reflüsü arasında kuvvetli bir bağ vardır. İdeal kilonıza ulaşmanız için diyet programı uygulayın. Öğünlerinizi küçülterek sık sık beslenin.
Uyurken baş hizanızı 10 ve 20 cm arasında yükseltin.
Alerjiniz olan gıdalar varsa hayatınızdan çıkarın. Sigara ve alkol reflü ataklarını tetikler. Bırakmaya çalışın.
Su doğal bir nötrleyicidir. Gün içinde su tüketimini arttırın.
Boğaz tahrişi ve nefes darlığında ıhlamurlu bal rahatlamaya yardımcı olur.