Akciğer Zarı Kanseri Nedir, Teşhisi ve Tedavisi Nasıl Yapılmalıdır?

Akciğer zarı kanseri tedavisi için öncelikle olarak hastalığın ne durumda olduğunun tespiti yapılır. Ardından tedavi için gerekli planlama yapılarak tüm detaylar uzman hekim ile paylaşılır.

İçindekiler

Akciğer Zarı Kanseri ( Mezotelyoma)
Teşhis ve Tedavi
- Tedavisi
Kaynaklar

Akciğer Zarı Kanseri ( Mezotelyoma)

Akciğer zarı kanseri tıbbi anlamda mezotelyoma adı verilmektedir. Mezotelyoma, en sık göğüs (plevra) veya karın (peritoneum) keselerini örten hücrelerden kaynaklanan nadir görülen bir kanser türüdür. Plevral mezotelyoma en sık görülen form olup, genellikle göğüs bölgesinde semptomlarla kendini göstermektedir. Hastalık karın bölgesinde bulunan organları etkiler ve semptomları bağırsak tıkanıklığı, kusma, bulantı ve abdominal şişme olarak meydana gelir. Mezotelyomanın epitelyal ve sarkomatoid olmak üzere iki ana hücre tipi vardır. Bazen durumlarda hücre tiplerinin her ikisi de mevcut olabilir. Sarkomatoid tip nadir oluşur. Vakaların sadece % 15’inde gözlemlenir ve daha kötü bir prognoza işaret eder. Çok ender durumlarda benign, malign olmayan hücrelerden kaynaklanır. Sözde bengn mezotelyoma cerrahi olarak iyileştirilebilir. Mezotelyoma semptomları zaman içinde kademeli olarak gelişme eğilimindedir. Akciğerlerin zarında meydana gelen belirtileri aşağıdakileri içermektedir;

Nefes darlığı
Göğüs ağrısı
Yorgunluk
Terleme
Yüksek sıcaklık
Devamlı öksürük
Açıklanamayan kilo kayıpları ve iştah kaybı
Şişen parmak uçları
Kabızlık ya da ishal

Mezotelyoma her zaman asbeste maruz kalma nedenidir. Lifler zaman içinde akciğerlere zarar verecek şekilde sıkıştıkları için akciğerlere kolay şekilde girebilirler.

Teşhis ve Tedavi

Uzman hekim akciğer zarı kanseri hastalığından şüpheleniyorsa bu kapsamda belli başlı testlerin yapılmasını ister. Bu testlerden elde edilecek olan veriler ve bilgiler ışığında gerekli tanı uygulaması yapılır. Yapılacak olan testler arasında;

Göğüs ve mide bölgesinden yapılacak bir röntgen işlemi
Bilgisayarlı tomografi yani BT taraması- röntgen görüntüleri ile alınamayan vücudun iç organlarının detaylı şekilde görüntüsünün alınması adına uygulanır.
Sıvı drenajı, akciğerlerin etrafında ya da karın bölgesinde biriken bir sıvı mevcutsa ciltten geçirilecek bir iğne yardımı ile numune alınır. Bu sayede sıvı labratuvar da analiz edilir.
Laparoskopi ya da torakoskopi, karın ya da göğüs içinse anestezi veya sedasyon altında minik bir kesik içinden sokulacak incecik bir kamera ile muayene yapılır. Bu durumda biyopsi de alınarak analiz edilir. Akciğer zarı kanseri tanısına destek olur ve kanserin ne düzeyde yayıldığı konusunda da bilgi verir.

Tedavisi

Akciğer zarı kanseri için yapılacak en iyi tedavi şekli kanserin ne düzeyde yayıldığını ve genel sağlığı ne düzeyde etkilediğine bağlı olarak yapılmasıdır. Bu kanser türü genelde gelişmiş bir aşamada teşhis edildiğinden dolayı tedavide semptomları kontrol altına almak ve mümkün olabildiğince yaşam süresini uzun tutmak önemlidir. Akciğer zarı kanseri ne kadar yaşar kapsamında tedavinin nasıl yapılacağı çok önemlidir. Akciğer zarı kanseri için yapılacak olası tedaviler arasında;

Kemoterapi; akciğer zarı kanseri için kullanılan tedavilerin arasında bulunan ana bir tedavi şeklidir. Kanserin küçülmesine olanak sağlar.
Radyoterapi; bu tedavi şekli kanserli hücrelerin öldürülmesi için yüksek enerjili radyasyon kullanmayı içermektedir. Kanseri yavaşlatmak ve kontrol altında tutmak için kullanılır. Bu hastalık erken dönem içinde fark edilirse kanserli olan bölgenin çıkarılması için bir cerrahi uygulama yapılabilir. Cerrahi uygulamanın yararlı olup olmadığı ise belli değildir.

Hastanın mümkün olduğunca rahat hissetmesine yardımcı olmak adına muhtemelen bireysel belirtiler de dikkate alınarak tedavi ile alakalı planlama yapılır. Örneğin;

Hasta kişinin göğüs bölgesinden düzenli olarak sıvı boşaltması solunum ile alakalı durumlara yardımcı olabilir. Güçlü ağrı kesicilerin kullanılması da ağrıların hafifletmesine yardımcı olabilir. Bazı durumlarda ciğerlerin dış kısmını göğüsün içine (plörodez) yapıştırarak geri gelen sıvıyı durdurmak için uygun bir prosedür uygulaması yapılır. Düzenli olarak evde ortamında sıvı boşaltmak için hasta kişinin gögüsüne bir tüp konur. Hastaya uygulanacak olan tedavi planı ile alakalı olarak uzman doktor gerekli detayların tamamını paylaşır. Bu paylaşım esnasında hastanın aklına takılan tüm soruları detaylı şekilde uzmana sorması tedavi öncesinde psikolojik açıdan rahatlama sağlayacaktır.