Zatürre Hastalığının Tedavisinde Erken Teşhis ve Doğru Beslenmenin Faydaları

Zatürre tedavisinde beslenme konusunda nitelikli bilgiye sahip olmak en az hastalığın erken teşhisi kadar önemlidir. Bu nedenle her hastalıkta olduğu gibi zatürrede de bireyin doğru beslenme alışkanlığı kazanmış olması önemli bir rol oynar.

 Zatürrede Etkili Beslenme Alışkanlığı

Hemen her hastalıkta olduğu gibi zatürrede de hastanın doğru beslenmesi tedavinin başarı yüzdesi üzerinde doğrudan etkilidir. Bu nedenle zatürrede beslenme nasıl olmalı sorusunun cevabı oldukça önemlidir. Hastalığı geçiren kişi ateş ve terlemeye bağlı olarak ciddi miktarda sıvı kaybedeceğinden uzmanlar zatürrede beslenme noktasında öncelikle bol(1.5-2 lt.) sıvı tüketimini tavsiye eder. Sıvı tüketiminin yanında ise özellikle C vitamini ve protein yönü yüksek besinler tüketilmesi de bireyin bağışıklık sistemini kuvvetlendirecektir. Otoriteler tarafından kabul gören bir zatürre beslenme şekli de tavuk suyudur. Tavuk suyunun hastalığa faydası ilmi olarak kanıtlanmıştır. Tavuk suyu tüketimi dolaşım sistemine yayınlan enfeksiyonların temizlenmesine ciddi katkı sağlar. Tüm bunların yanında diğer solunum yolu rahatsızlıklarında olduğu gibi zatürre hastalarının yemesi ve tüketmesi gereken besinleri şu şekilde sıralayabiliriz: 

1. Bal
2. Zencefil
3. Zerdeçal
4. Limon
5. Ihlamur
6. Portakal ve Greyfurt Suyu

Görüldüğü üzere zatürre tedavisi üzerinde olumlu etki yapan besinler birçok hastalık için de etkili bir tedavi yöntemi olabilir. Fakat belirtilen besinlerin rastgele tüketiminin tedavi üzerinde olumlu etki bırakmayacağını belirtmek gerekir. Düzenli periyotlarla alınması gereken besinlerin yanında birey imkanları dahilinde protein oranı yüksek besinleri de tüketmeye özen göstermelidir. 

Doğru Beslenme İle Tedavi Mümkün

Zatürrenin ölüm oranı en yüksek hastalıklar arasında ilk sırada yer alıyor olması ne denli tehlikeli bir hastalık olduğunun göstergelerinden yalnızca bir tanesidir. Gelişen tıbbi imkanlar neticesinde ölüm oranlarında belirli bir miktar azalma görülmüş olsa da % 100 oranında başarılı tedavi mümkün olmamıştır. Hastalığın tedavisindeki en önemli iki etken erken teşhis ve doğru beslenmedir. Hastalık solunum sisteminde başlayarak vücudun bağışıklık sistemini de zamanla etkisi altına aldığında bir süre sonra vücut dışarıdan gelecek olan tüm tehditlere karşı korumasız bir durumda kalır. Hastalığın tedavisini olumlu yönde etkileyen besinlere bakıldığında ortak özelliklerinin vücudun bağışıklık sistemini arttırmak oldukları görülür. Bu noktada hastalık geçiren bireyin uzak durması gereken tüketim gıdalarını şu şekilde sıralamak mümkündür:

1. Sigara
2. Alkol
3. Uyuşturucu
4. Kafeinli İçecekler
5. Asitli İçecekler

Belirtilen maddelerin tüketimi zayıf olan bağışıklık sistemini daha fazla tahribata uğratmaktan başka hiçbir işe yaramayacaktır. Sağlığa zararı konusunda tüm otoritelerin görüş birliğine vardığı bu besinler zatürre hastalarını daha yüksek oranlarda etkiler.

Hastalığı geçiren birey çocuk ise durum daha da zordur. 1 ay gibi bir süre hastanın C vitamini ve protein oranı yüksek olan besinler tüketmesi gerekir. Besin tüketiminin yanında sıvı alımı da tedavi başarısında oldukça etkili bir parametredir. Hastalık geçiren kişi terleme ya da istifra yoluyla ciddi oranda sıvı kaybedeceğinden halsiz düşer.

Besin Grubu Tercihi Belirleyici

Özellikle 65 yaş üstü bireylerde ve 5 yaş altı çocuklarda ölüm tehdidi yüksek oranlara ulaşan hastalık, doğru besin grubu tüketildiği takdirde zor da olsa vücutta def edilebilir. Hastalığın tedavisine ciddi oranlarda katkı yapan besin gruplarından bazıları şunlardır:

1. Karnabahar, Patates ve Bezelye gibi protein yönü yüksek sebzeler
2. Soğan ve Sarımsak: 250 ml. su ve 2 çay kaşığı bal eklenerek kullanımı tavsiye edilir. Solunum yollarının açılmasına olumlu yönde katkı sağlar.
3. Havuç Suyu: A vitamini, kalsiyum, potasyum, fosfor ve demir mineralleri yönünde oldukça zengindir. Antioksidan bir özelliğe sahip olan havuç suyu, akciğerlerdeki enfeksiyonun temizlenmesine ciddi katkı sağlar. 1 kaşık kırmızı biber eklenerek tüketilmesi tavsiye edilir.
4. Kızılcık Suyu: Bağışıklık sistemini kuvvetlendirerek vücudun virüs ve enfeksiyon karşısında direncini arttırır. 

Bir önceki paragrafta belirtildiği gibi protein ve vitamin açısından zengin yiyecekler tüketmek hastalığın tedavisi için olmazsa olmazlardan biridir. İstatiksel veriler ışığında ifade etmek gerekirse hastalık geçiren bireyin gün içerisinde 3,000 mg C vitamini tüketmesi gerekir. Aktarlardan alınan bitkisel çaylar da tedaviye katkı sağlar. Fakat bitkisel çayları kullanmadan önce uzman hekim ile ortaklaşa bir planlama yapmak kişi açısından faydalı olacaktır. Çünkü; hastalığı yalnızca doğru beslenme alışkanlığı ve hijyen kurallarıyla yenmek günümüzde mümkün gözükmez. Bu nedenle hastalığı geçiren birey için antibiyotik ilaç tedavisi zorunludur. Zengin bir beslenme menüsü elbette tek başına yeterli değildir. Hastanın yaşadığı ortamın hijyen kurallarına uygun olması, sıcaklık seviyesinin sabit tutulması ve kişinin gün içerisinde yeterince dinlenmesi gerekir. İmkanlar dahilinde vücut temizliği için oksijen banyosu yahut okaliptüs yağı kullanımı tercih edilebilir. Oksijen banyosu vücuda yayılan ve solunum yollarını tıkayan enfeksiyonun vücuttan atılmasında etkilidir. Okaliptüs yağı ise haftada en az bir kez ve 20 dakikalık bölümlerle yapılmalıdır. Hastalık sonrası en az birkaç ay daha birey edindiği beslenme ve hijyen alışkanlıklarını terk etmemelidir.

(1 oy, ortalama: 5,00 puan

Loading...