Akciğer Küçülmesi Belirtileri ve Uygulanan Tedavi yöntemleri

Akciğerlerde biriken hava dış zar yardımıyla korunur. Ancak bu zarda meydana gelen hasar sonucu dışarı hava transferi başlar ve bu durum akciğerin sönmesine neden olur.

İçindekiler

Akciğer Sönmesi
Başlıca Belirtileri
Tedavi Yolları
Kaynaklar

Akciğer Sönmesi

Akciğerlerimiz solunum yollarıyla kabul ettiği havayı bünyesindeki odacıklarda istifler ve nefes verme sırasında dışarı transfer eder. Bu işlem esneklik ve güçlü bir koruma gerektirmektedir. Ancak çeşitli sebepler ile akciğerlerdeki zar zarar gördüğünde akciğerden göğüs boşluğuna hava transferi başlar. Bu durum göğüs içinde basınca neden olur ve akciğerin küçülmesine sebep olur. Bu duruma tıp dilinde pnömotoraks adı verilir.

akciğer sönmesi

Pnömotoraks gelişen bir kişide göğüs içinde hava birikmesi sebebiyle akciğerin hava kapasitesi azalır ve hasta şiddetli nefes darlığı çeker. Bu duruma zamanında müdahale edilmediğinde hasta solunum darlığından hayati tehlike ile karşı karşıya kalacaktır.

Akciğer sönmesi olarak bilinen pnömotoraks genellikle yaralanmalar sonucu görülür. Göğüs boşluğunda biriken havanın akciğerlere bası yapması hayati tehlike oluşturan bir durumdur. Bu durumdaki bir hastaya ilk müdahalenin sağlık personeli tarafından yapılması gerekmektedir. Pnömotoraks genellikle akciğer filmi veya tomografi sırasında görülür. Akciğer sönmesi travmaların yanı sıra tümörler veya enfeksiyonlar sonucunda da görülebilir. Bunun yanı sıra sigara kullanımı ve bazı akciğer odaklı solunum problemlerinin zamanında tedavi edilmemesi veya tetikleyici faktörlere karşı gerekli önlemlerin zamanında alınmaması pnömotoraksa yol açabilmektedir.

Başlıca Belirtileri

Akciğer sönmesinin zamanında teşhis edilmesi oldukça önemlidir. Zamanında teşhis edilebilmesi için hastanın gösterdiği belirtilerin iyi analiz edilebilmesi gerekmektedir. Belirtiler başlangıç aşamasında farklı hastalıklar ile karıştırılabilir. Bu nedenle kesin teşhis koyulabilmesi için akciğer grafisi veya röntgene başvurulmalıdır.

Hastalık başlangıç seviyesinde gözle görülür belirtiler vermeyebilir. Zamanla zardaki yırtığın çapı genişler veya göğüs içindeki hava basıncı artarak hastanın nefes darlığı yaşamasına neden olur.

Belirtilerin iyi analiz edilebilmesi ve zamanında müdahale edilebilmesi hasta için hayati önem taşımaktadır. Hastalığın tehlikeli boyutlara ulaştığı durumlarda nefes darlığıyla birlikte şiddetli göğüs ağrıları baş göstermektedir. Göğüsün için basıncın artmasıyla akciğerin sönmesi de artış gösterecektir. Bu durum zamanında fark edilmediğinde akciğerin tam sönmesi gerçekleşir. Bu durumda ortaya çıkan en belirgin belirti hastanın tansiyonun ani olarak düşüşe geçmesidir. Bu durumla birlikte yeterli oksijen transferi gerçekleşemediği için vücutta morarmalar başlar. Kan basıncındaki artış ile birlikte kalp atışları hızlanır. Belirtilerin artışıyla birlikte tanı aşamasından sonra vakit kaybetmeden tedaviye geçilmelidir.

Tedavi Yolları

Tanı aşamasının ardından zamanında tedaviye geçilebilmesi hasta için hayati önem taşımaktadır. Zamanında müdahale yapılamazsa organlar yeterli oksijen ile beslenemediği için vücut komaya girebilir. Bu nedenle hastaya gerekli teçhizat ile birlikte bir uzman tarafından müdahale edilmesi gerekmektedir. Bu aşamada hastaya yanlış bir müdahalede bulunulması hastanın yaşam bulgularının yok olmasına neden olabilir. Bu nedenle müdahalenin bilinçli ve uzman bir hekim tarafından yapılması gerekmektedir.

pnomotoraks

Tedavinin ilk amacı göğüs içindeki basınca sebep olan havanın boşaltılması ve akciğerdeki tahribatın onarılması yönündedir. Bu amaçla yapılan müdahalede steril bir ortam sağlanması önemlidir.

Hastaya uygulanacak tedavi sönmenin şiddetine bağlı olarak seçilecektir. Eğer kısmi bir sönme söz konusu ise hastaya oksijen desteği sağlanması ve yatılı müşahede altında tutulması yeterli gelmektedir. Eğer akciğerdeki tahribatın boyutu ve sönmenin şiddeti dışarıdan müdahale gerektirecek boyutta ise şırınga yardımıyla göğüs boşluğundaki havanın alınması yöntemine başvurulur. Bu yöntemin yetersiz kaldığı durumlarda bistüri yardımıyla göğüs kafesinin alt kısmından yaklaşık 4 cm’lik bir kesi atılarak buradan göğüs tüpü takılması sağlanır. Ancak tam sönme gerçekleştiği durumlarda hastanın hayati riskinin arttığı durumlarda cerrahi müdahaleye başvurulması gerekebilir. Bu durum travma, tümör veya enfeksiyon sonucu görülebildiği gibi uzun süre sigara içen bireylerde de sıklıkla rastlanan bir komplikasyondur. Bu hastalarda genellikle uzun vadede akciğer zarında tahribat oluşur. Bu hastalar için çoğunlukla göğüs tüpü yeterli olmayacaktır. Cerrahi müdahale ile durum kontrol altına alınabilir. Ancak hastalar sigara tüketimine devam ettiği sürece tahribatın tekrarlama riski oldukça yüksektir ve bu durum ölümle sonuçlanabilir. Bu nedenle hastaların tedavi sonrasında uzman hekimin tavsiyelerine uymaları ve yaşam biçimlerini buna göre şekillendirmeleri gerekmektedir.