Pulmonoloji: Göğüs Hastalıkları

Akciğer Hipertansiyonu Nedir ? Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir ?

Akciğer hipertansiyonu, istirahat halindeki bireyin sağ kalp kateterizasyonunda pulmoner arter basıncının≥ 25 mmHg olması durumudur. Oldukça tehlikeli olmasına karşın tedavisi mevcuttur.

Akciğer Hipertansiyonu Nedir ?

İstirahat halindeki bireyin sağ kalp kateterizasyonunda (SKK) ölçülen pulmoner arter basıncının  ortalama  25 mmHg değerine denk olması veya 25 mmHg değerinden  fazla olması durumuna pulmoner hipertansiyon veya akciğer hipertansiyonu denilse de bilimsel bir dayanağı olmayışı ve sağlıklı bireylerde pulmoner arter basıncının 30 mmHg ve üzerine çıkması durumundan dolayı bu tanım kaldırılmıştır.

Pulmoner hipertansiyon partenojenezinin tabanında küçük pulmoner arterlerin giderek daralması ve tıkanıklığı sebebi vardır. Akciğer hipertansiyonunda lezyonlar pulmoner venlerde görülmezken pulmoner arterlerde tutulum meydana gelir.  KTEPH lezyonu media tabakasına perçinlenerek normal intimanın yerine geçen organize trombüsle karakterize olmakla birlikte lümeni bütünüyle kapatabilir ya da  daraltabilir.Tam kapanmaların distalindeki bölgelerin kısmen reperfüzyonunu sağlamak üzere sistemik dolaşımdan kollateraller gelişebilir. 

Akciğer hipertansiyonu fizyopatolojik olarak 5 kısımdan meydana gelmektedir.(PAH,SKH Pulmoner Hipertansiyon,KTEPH,Hipoksiye bağlı PH,Faktör nedenli PH) Her grup farklı fizyopatolojik özelliğe sahip olduğundan farklı tanı ve tedavi yöntemleri içermekte olup kendine has klinik bulgulara sahiptir. 

Pulmoner Hipertansiyon Tanı Yöntemleri

  • Elektrokardiyografi (EKG)

% 55 duyarlılığı %70 özgüllüğü olan  EKG ciddi boyutlardaki tansiyonu saptayacak hassasiyete sahip değildir.

  • Akciğer Grafisi

        Erken dönemde akciğer hipertansiyon grafisinde önemli bulgular yer almamaktadır. İlerleyen safhalarda arterin aşağı yönlü dalında artma- genişleme gözlemlenirken üst akciğer kısımlarında ise yüksek damar uçlarında kaybolma görülebilir. Ayrıca kalp ve göğüs zararlı derecede büyüme gösterir.

  • Solunum Fonksiyon Testleri 

     Pulmoner tansiyonu incelemesinde alt hava yollarının ve kan gazı değerlerinin oranını göstermede oldukça yardımcıdır. PH ayırıcı bulgularında da etkilidir.

  • Ekokardiyografi

     TTE acil vakalarda kullanılabilen PH tanı yöntemlerinden biridir. Girişimsel olmayıp sistolik yüksek arter basıncı  hakkında bilgi verir. Ayrıntılı değer içeriği vermesi yönüyle tedavisi oldukça başarılıdır. Ayrıca hipertansiyon ve akciğer tansiyonu bulgularında yardımcıdır.  Akciğer tansiyonu belirtileri durumunda mutlaka uygulanması gereken tanı yöntemidir. Hasta tedavisine geçilmeden hemen önceki aşama olarak da bilinir.

  •  Akciğer Ventilasyon/ Perfüzyon Sintigrafisi (V/Q)

      Akciğer tansiyonu hastalarında ya da akciğer hipertansiyon şüphesi taşıyan bireylerde uygulanan pulmoner ventilasyon KTEPH saptamak adına mutlaka yapılması gereken bir testtir. % 90 ila %100 oranında duyarlılık özelliğine sahiptir. KTEPH araştırması ve tedavisi için BTye göre daha çok tercih edilen bir yöntemdir.

  •  BT/ Pulmoner Anjiyografi

       Yüksek çözünürlükle bilgisayarlı tomografi akciğer parankimini kesitsel ve farkı boyutlarda ayrıntılı gösterir. Ak tansiyonu incelemesi yapılırken bilgisayarlı tomografide kesitsel oran ayarı yapılarak tam olarak istenilen nokta üzerinde analiz yapılır ve istenilen görünü sağlanır.

Uygulanan kesit sayısı ile kesit boyutu ters orantılı olduğundan max kesit sayısı verilerek max üç boyutlu inceleme mümkün olmaktadır. Bu nedenle BT üç boyutlu tümör incelemesi yapılmasına olanak sağladığından doğru tanı konulmasında oldukça etkilidir. 

 Pulmoner Hipertansiyon Tedavi Yöntemleri

Tedavi süresince hastaya oksijen tedavisi uygulanır. Solunum desteği verilir. Kadın hastalarda  gebelik durumu ertelenmeli veya önlenmelidir. INR uygunluğunda oral antikoagülasyon tedavisine başlamalı ve tedavi süresince devam ettirilmelidir.

Yalnızca İdiopathic Pulmonary Arterial Hypertension yani İPAH hastalarında ve kalıtsal ak arter hipertansiyon vakalarında KBB (Kalsiyum Kanal Blokerleri) önerilirken tedavi süresinde hastanın tedaviye yanıt vermemesi durumunda diğer özgül ilaç kullanımlarına geçilir. Prostasiklin ak için geçilen diğer bir aşama olup yüksek oranda iyileşme sağlanan direktiflerden biri olmuştur. Hastaya başlangıçta tek ilaç verilip gözleme alındıktan sonra ihtiyaç halinde kombinasyon tedavisine geçilerek 2 veya 3 ilaç aynı anda verilmeye başlanır. Bunların dışında ayrıca PH patonegenezine indeksli spesifik tedavi yöntemleri de uygulanmaktadır.

Başta Kalsiyum kanal antagonistleri, Statinler, Fosfodiesteraz inhibitörleri ve Kaveolin-1 peptidi gibi tedavi yöntemleri uygulansa da her zaman en doğru tedavi kişiden kişiye değişmekte  olup hastalığın niteliğine göre uzman hekim kararı doğrultusunda uygulanandır.

Kaynaklar



Kullanıcı Yorumları ve Oyları

1 yıldız2 yıldız3 yıldız4 yıldız5 yıldız (Sizin oyunuz ilk olsun)
Loading...